Lens hastalıkları ve Katarakt

Katarakt Nedir?

Katarakt, normalde şeffaf olan göz merceğinin (lensinin) şeffaflığını kaybetmesiyle (bulanıklaşmasıyla) oluşan bir göz hastalığıdır. Gözün doğal merceği normalde şeffaf ve ışığı doğrudan retina üzerine odaklayacak şekilde yapılandırılmıştır. Ancak katarakt oluştuğunda bu mercek zamanla bulanıklaşır, bundan dolayı hem göz içine az ışık düşer hem de kırıcılık bozulur ve görme kalitesinde ciddi düşüşler yaşanır. Katarakt, genellikle yavaş gelişir ve başlangıçta fark edilmeyebilir. Bazen travma ya da diyabet kaynaklı çok hızlı gelişen vakalarda görüyoruz. Ancak zamanla görme netliğinde belirgin bir azalma yaşanır.

Kataraktın Ana Sebepleri:

  • Yaşlanma: Kataraktın en yaygın nedeni yaşlanmadır. Gözdeki proteinler yıllar içinde bozulmaya başlar ve lens bulanıklaşır. 60 yaş ve üstü bireylerde sıkça görülür.70 yaş ve üzerinde görülme sıklığı %70'dir.
  • Travmalar: Göz yaralanmaları veya göz ameliyatları lensin yapısında bozulmalara neden olabilir. Elektrik çarpması, yıldırım çarpması, radyasyon, ısı gibi dolaylı faktörlerin yanında kesici/delici cisimler ya da künt travmayla oluşabilir.
  • Metabolik Hastalıklar: Diyabet gibi metabolik rahatsızlıklar katarakt gelişimini hızlandırabilir.
  • Genetik Faktörler: Ailede katarakt geçmişi olan bireylerde risk daha yüksektir. Ayrıca doğumsal katarakt vakaları da mevcuttur.
  • Uzun Süreli Steroid/Kortizon Kullanımı: Uzun süre yüksek dozda steroid kullanımı gözde protein bozulmalarını hızlandırarak katarakt gelişimini tetikleyebilir. Bazı ilaçların katarakt yapıcı etkisi vardır.
  • Göz Hastalıkları: Üveit, retinitis pigmentosa gibi göz hastalıkları katarakta neden olabilir.

Kataraktın Belirtileri

Katarakt genelde yavaş ilerleyen (özellikle diyabet ve travma da hızlı da ilerleyebilir) bir hastalıktır ve belirtiler genellikle zamanla ortaya çıkar. Hastalarımız genelde başta bunu pek önemsemezler çünkü görmeleri çok kötü değildir. Ama zamanla görme kötüleşir ve hayat aktivitelerini kısıtlar. En sık görülen belirtiler şunlardır:

  • Bulanık Görme (sisli görme): Göz merceği bulanıklaştıkça görüntüler sisli ya da dumanlı hale gelir. Hasta bir tül perdenin arkasından bakıyormuş gibi ifade eder.
  • Renk Algısında Değişim: Renkler daha soluk ya da sararmış görünmeye başlar. Özellikle beyaz renklerde sarımsı bir ton fark edilebilir.
  • Işığa Karşı Hassasiyet: Parlak ışıklar, özellikle güneş ışığı veya araba farları, gözleri rahatsız edici hale getirebilir.
  • Gece Görme Güçlüğü: Gece araba kullanmak veya karanlık ortamlarda net görememek sıkça yaşanan problemlerden biridir.
  • Gözlük Numarasında Sık Değişiklik: Katarakt gelişimi sırasında göz numaraları hızla değişebilir, bu da sık sık gözlük değiştirme ihtiyacına yol açar.

Katarakt kimlerde görülür?

Katarakt en en sık yaşlılarda görülür. Yaşlılığa bağlı katarakt en çok görülen tipdir. Bunun sebebi yaş almaya bağlı artan serbest radikaller ve oksidatif stress, enflamasyon, apoptozis gibi nedenlerle lensin yaşlanması ve şeffaflığını kaybetmesidir. Ama anne karnından daha yeni çıkan bir bebekte bile katarakt gözükebilir (konjenital katarakt ya da doğuştan katarakt). Bunun sebepleri genetik, bazı anomali ve sendromlar, TORCH denen toksoplazma, rubella, citomegalovirüs ve herpes gibi anne karnında geçirilen enfeksiyonlar, galaktozemi gibi bazı metabolik hastalıklar yenidoğan kataraktı yapabilir. Diyabet, kataraktın en sık görüldüğü hastalıklardan biridir. Gözüne travma alan kişilerde risk altındadır. Şiddet ne kadar fazla ve göze yakınsa risk artar. Ağızdan, damardan ya da göze kortizon (steroid) uygulanan kişilerde katarakt görülebilir. Gözünde üveit geçiren hastalar ya da miyoplarda da katarakt daha sık izlenir. Sıcak ülkelerde yaşayan, sıcak işlerde çalışan insanlarda katarakt görülebilir.

Katarakt neden olur?

Katarakt, göz merceğinin saydamlığını kaybederek bulanıklaşması sonucu oluşur ve görme kalitesinde ciddi bozulmalara yol açar. Kataraktın nedenleri çeşitli faktörlere dayanır. İşte kataraktın başlıca nedenleri:

1. Yaşlanma

Kataraktın en yaygın nedeni yaşlanmadır. Yaş ilerledikçe gözdeki proteinler zamanla parçalanmaya başlar ve bu, lensin bulanıklaşmasına yol açar. 60 yaş ve üzerindeki kişilerde katarakt gelişme riski oldukça yüksektir.

2. Genetik Faktörler

Ailede katarakt geçmişi olan kişilerde bu hastalığa yakalanma riski daha yüksektir. Genetik yatkınlık, kataraktın daha erken yaşta ortaya çıkmasına da neden olabilir.

3. Göz Yaralanmaları ve Travmalar

Geçmişte gözde meydana gelen fiziksel travmalar, gözün doğal lensinde hasara yol açarak katarakt gelişimine sebep olabilir. Bu travmalar, lensin normal yapısını bozarak bulanıklaşmaya neden olabilir.

4. Uzun Süreli Steroid Kullanımı

Yüksek dozda ve uzun süre steroid kullanımı, özellikle göz içi dokularda değişikliklere yol açarak katarakt gelişme riskini artırır. Bu tür ilaçlar gözdeki proteinlerin yapısını bozabilir.

5. Diyabet ve Metabolik Hastalıklar

Diyabet gibi metabolik hastalıklar, özellikle diyabetik hastalarda göz merceğinde şeker birikimi ve yapısal bozulmalara neden olabilir. Bu durum, kataraktın daha erken yaşlarda gelişmesine yol açar.

6. Güneş Işığı ve UV Işınlarına Maruz Kalma

Uzun süre güneş ışığına ve UV ışınlarına korunmasız şekilde maruz kalmak, göz merceğindeki proteinlerin bozulmasına ve katarakt gelişimine katkıda bulunabilir. Gözlerin UV ışınlarından korunması, katarakt riskini azaltmada önemlidir.

7. Sigara Kullanımı

Sigara içmek, katarakt riskini artıran faktörlerden biridir. Sigara dumanındaki toksinler gözde oksidatif strese yol açarak lensin zarar görmesine neden olabilir.

8. Alkol Tüketimi

Uzun süreli ve yoğun alkol tüketimi, gözdeki dokularda toksik etkilere neden olabilir ve katarakt riskini artırabilir.

9. Geçirilmiş Göz Ameliyatları

Önceki göz ameliyatları (örneğin retina ameliyatları) katarakt gelişimini hızlandırabilir.

10. Doğumsal Katarakt

Bazı bebekler kataraktla doğabilir. Bu doğumsal kataraktlar genellikle genetik faktörlere, annedeki enfeksiyonlara (örneğin kızamıkçık) veya metabolik hastalıklara bağlı olarak gelişir.

Katarakt genellikle yıllar içinde yavaş yavaş gelişir ve yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak ortaya çıkar, ancak yukarıda belirtilen faktörler bu süreci hızlandırabilir veya daha erken yaşta katarakt oluşmasına neden olabilir. Göz sağlığını korumak ve katarakt riskini azaltmak için düzenli göz kontrolleri ve UV korumalı gözlük kullanımı önemlidir.

Kataraktlı hasta nasıl görür?

Katarakt hastalığı olan kişiler, görüşlerinde bir bulanıklık ve sisli bir görünüm yaşarlar. Bu bulanıklık genellikle gözün merceği üzerindeki opaklaşmadan kaynaklanır. Kataraktın ilerlemesiyle birlikte hastalar aşağıdaki gibi görme sorunları yaşarlar:

Katarakt Olan Bir Kişi Nasıl Görür?

  • Bulanık Görme: İlk ve en yaygın belirti, görme kalitesinin düşmesidir. Hastalar, nesneleri net bir şekilde görmekte zorlanır ve görme bulanık bir hal alır. Bu, sanki buğulu bir camın arkasından bakıyormuş gibi hissettirir.
  • Renklerin Soluklaşması: Katarakt ilerledikçe, renkler daha az parlak ve daha soluk görünmeye başlar. Özellikle beyaz renklerde sararma fark edilebilir, bu da kişinin renkleri doğru algılamasını zorlaştırır.
  • Işığa Karşı Hassasiyet: Katarakt olan kişiler, özellikle parlak ışıklara karşı aşırı hassasiyet yaşar. Gözlerini kamaştırıcı bir ışık rahatsız edebilir, özellikle gece araba kullanırken karşıdan gelen farlar rahatsızlık yaratabilir.
  • Haleler ve Parlamalar: Parlak ışıkların etrafında haleler veya ışık parlamaları görülebilir. Bu durum özellikle geceleri rahatsız edici olabilir ve ışıkların etrafında dairesel bir parıltı veya halka görülmesine neden olabilir.
  • Gece Görme Zorluğu: Katarakt, gece görüşünü önemli ölçüde etkiler. Yetersiz ışık koşullarında görme zorlaşır ve karanlıkta net bir şekilde görmek güçleşir.
  • Çift Görme: İleri düzeyde katarakt olan bazı hastalar, özellikle tek gözle bakarken çift görme (diplopi) deneyimleyebilirler.

Kataraktın Görme Üzerindeki Etkilerini Anlatan Bir Örnek:

Bir katarakt hastası, bir kitabı okurken harflerin net görünmediğini, bulanık veya birbirine girmiş gibi olduğunu tarif edebilir. Aynı zamanda renklerin mat ve soluk olduğunu fark edebilir. Ayrıca, parlak bir güneş ışığına bakmak ya da gece farlarıyla karşı karşıya kalmak bu kişiyi rahatsız edici hale gelir.

Kataraktın bu tür görme bozukluklarına yol açmasının nedeni, gözdeki lensin şeffaflığını kaybederek ışığın retinaya düzgün şekilde ulaşmasını engellemesidir. Bu da görme keskinliğinde azalmaya ve görme kalitesinin düşmesine yol açar.

Katarakt ne zaman ameliyat edilmelidir?

Katarakt, görme derecesini artık hastanın hayat aktivitelerini ve sosyal yaşamını kısıtlayacak aşamaya getirdiyse ameliyat edilmelidir. Bu her kişi için farklıdır. Bir pilotun, şoförün ya da cerrahın görme azlığına tahammülü yoktur ve gecikmeden opere edilmelidir. Ama bir ev hanımı ya da çiftçi için biraz daha beklenebilir.

Modern katarakt ameliyatı öncesi dikişli katarakt ameliyatı yapılıyordu ve ameliyat daha kolay olsun diye kataraktın iyice sertleşmesi ve olgunlaşması bekleniyordu. Ama şimdi durum tam tersi. Ameliyatın çok geciktirilmemesi ve erkenden ameliyat yapılmasını yeğliyoruz. Çünkü katarakt göz içinde kaldıkça sertleşir ve ameliyat zorlaşır, komplikasyon oranı artar. Bundan dolayı lütfen gecikmeyin.

Katarakt Nasıl Tedavi Edilir?

Katarakt tedavisinde yöntem cerrahidir. Katraktı önleyen bir ilaç, vitamin, damla, ot ya da sihirli bir formül yoktur. Katarakt ameliyatı, opaklaşan doğal lensin çıkarılması ve yerine yapay bir göz içi lensin (GİL) yerleştirilmesiyle yapılır. Bu ameliyat, genellikle damla anestezisi altında gerçekleştirilen hızlı ve güvenli bir prosedürdür. Modern cerrahi tekniklerle, ameliyat sırasında gözdeki doğal lens fakoemülsifikasyon adı verilen bir yöntemle ultrason kullanılarak parçalanır ve gözden çıkarılır.

Ameliyatın Ardından: Katarakt ameliyatı sonrası iyileşme süresi genellikle hızlıdır ve hastalar kısa süre içinde günlük aktivitelerine dönebilir. Ameliyat sonrasında gözde hafif bir rahatsızlık, batma hissi ya da sulanma olabilir. Ancak bu yan etkiler birkaç gün içinde geçer.

Ameliyat Riskleri: Her cerrahi müdahale gibi, katarakt ameliyatının da bazı riskleri vardır. Katarakt ameliyatında komplikasyon oranı %3'tür. En yaygın riskler arasında göz enfeksiyonu, retina dekolmanı veya göz içi lensin kayması bulunur.

Katarakt ameliyatı nasıl yapılır?

Katarakt ameliyatı, gözdeki bulanıklaşan doğal lensin çıkarılarak yerine yapay bir göz içi lensin (IOL) yerleştirildiği bir cerrahi prosedürdür. Bu ameliyat, dünya çapında en sık uygulanan cerrahilerden biridir ve görme yeteneğini geri kazanmak için son derece etkili bir yöntemdir. İşlem genellikle aşağıdaki adımlarla gerçekleştirilir:

1. Hazırlık ve Anestezi

  • Ameliyat genellikle damla anestezi altında yapılır (sadece birkaç damla alcaine adlı ilacı damlatmaktayız), bu da hastanın uyanık kalmasını ve gözün uyuşmasını sağlar. Göz damlaları ile göz uyuşturulur, böylece hasta işlem sırasında herhangi bir ağrı hissetmez. İğne yapılmaz (eskiden yapılıyordu). Ameliyat sırasında rahat olmaları için hastalara hafif bir sakinleştirici, cesaret iğnesi ya da sedasyon verilebilir. Ama eğer çok panik ve kaygılı bir insansanız bu ameliyat genel anestezi altında da yapılabilir.

2. Küçük Kesinin Yapılması

  • Göz doktoru, korneanın (gözün şeffaf ön kısmı) kenarında çok küçük bir kesi yapar. Bu kesi genellikle 2-2.5 mm uzunluğundadır. Bu küçük kesi sayesinde göz içine aletler yerleştirilebilir. Ameliyat, modern tekniklerle yapıldığında genellikle dikiş gerektirmez. Kesinin küçük yapılması astigmatı tetikleme ve hızlı iyileşir.

3. Fakoemülsifikasyon (Ultrason ile Lensin Parçalanması)

  • Fakoemülsifikasyon, en yaygın kullanılan katarakt cerrahisi yöntemidir. Bu işlemde, göz içindeki bulanık lens, ultrason dalgaları kullanılarak küçük parçalara ayrılır. Ameliyat sırasında bir prob aracılığıyla bu ultrason enerjisi lensi parçalayarak çıkarılmasını sağlar. Küçük lens parçaları, aspiratör adı verilen bir cihazla dışarı emilir. Bu işlemin mümkün olduğunca hızlı, nazik ve dikkatli yapılması komplikasyon oranını azaltır. Bazı kataraktlar çok sert olmaktadır ve kırılması çok zordur. Eğer lens kırılamazsa korneal kesi genişletilerek hastaya ekstra kapsüler katarakt ekstraksiyonu (EKKE) yapılır.

4. Yapay Lensin Yerleştirilmesi

  • Doğal lens çıkarıldıktan sonra, yerine katlanabilir yapay bir göz içi lens (IOL) yerleştirilir. Bu lens genellikle çok küçük ve esnek yapıda olduğu için ameliyat sırasında yapılan küçük kesiden rahatça içeriye yerleştirilir ve göz içinde açılır. Göz içi lens, genellikle kalıcıdır ve doğal bir lens gibi çalışarak ışığı doğru bir şekilde retinaya odaklar.

5. Kesinin Kapanması

  • Katarakt ameliyatında kullanılan kesiler çok küçük olduğundan, genellikle dikişe ihtiyaç duyulmaz. Ameliyat sonrası korneal kesi yeri ödemlendirilir ve Kesi kendiliğinden kapanabilir ve iyileşme süreci hızlıdır. Ameliyat sırasında kullanılan sıvılar, göz içi basıncı dengeler ve iyileşmeyi hızlandırır.

6. Ameliyat Sonrası Bakım

  • Ameliyatın ardından, hasta genellikle birkaç saat içinde evine gönderilir. İlk gün gözde bulanıklık, hafif batma hissi veya ışık hassasiyeti gibi şikayetler olabilir. Hastalara iyileşme süreci boyunca kullanmaları için antibiyotik ve anti-inflamatuar göz damlaları reçete edilir. Gözdeki iyileşme süreci genellikle birkaç hafta sürer, ancak hastalar genellikle ameliyat sonrası birkaç gün içinde günlük aktivitelerine dönebilirler.

Ameliyatın Avantajları:

  • Bu cerrahi yöntem, %90'dan fazla başarı oranına sahiptir ve hastaların büyük bir kısmı ameliyat sonrası net ve kaliteli bir görme yetisi kazanır.

Modern Cerrahi Teknikler:

  • Katarakt ameliyatında kullanılan femtosaniye lazer teknolojisi, gözde daha hassas kesiler yapılmasını sağlar ve ameliyatın güvenliğini artırır. Bu lazer yardımıyla kataraktın daha hassas bir şekilde parçalanması ve göz içi lensin daha düzgün yerleştirilmesi mümkündür.

Katarakt ameliyatı ne kadar sürer?

Katarakt ameliyatı genellikle 7 ila 40 dakika arasında sürer. Bu süre, cerrahın tecrübesine, kullanılan teknolojiye ve ameliyatın karmaşıklığına bağlı olarak değişebilir​. Bazı gözlerin ameliyatı çok zordur, göz bebeği dardır, lensi serttir ya da eşlik eden problemler vardır bu da ameliyat süresini uzatır.

Ameliyat sırasında hastaya damlayla anestezi uygulanır, bu nedenle hasta uyanık kalır ve ameliyat boyunca herhangi bir acı hissetmez. Katarakt ameliyatında hastanın gözüne iğne yapılmaz. Ameliyat öncesi dosya ve giriş işlemleri, ölçümler, onam formlarının imzaları, göz bebeğinin damlalarla genişletilmesi, ameliyat kıyafetinin giydirilmesi, tansiyon ölçümü, damar yolu açılması ve transfer nedeniyle hastanın hastaneye bir ya da bir buçuk saat önce gelmesi gerekir. Ameliyatın ardından hastalar genellikle 1-2 saat gözlem altında tutulur ve aynı gün evlerine dönebilirler.

Her iki gözde katarakt varsa, genellikle her göz için ayrı ameliyat yapılır ve iki ameliyat arasında birkaç gün ya da hafta ara verilir. Bazı çok özel durumlarda göler aynı gün ameliyat edilebilir.

Katarakt ameliyatı sonrası iyileşme süreci nasıldır?

Katarakt ameliyatı sonrası iyileşme süreci genellikle hızlıdır, ancak gözün tamamen iyileşmesi birkaç hafta sürebilir. İşte iyileşme sürecinin aşamaları ve dikkat edilmesi gerekenler:

İlk Günler:

  • İlk 24 Saat: Ameliyattan hemen sonra gözde bulanıklık, hafif batma hissi veya kaşıntı olabilir. Bu normaldir ve zamanla azalır. Gözde hassasiyet nedeniyle, parlak ışıklardan kaçınmak gerekebilir.
  • Göz Kapağı Koruması: Ameliyat sonrası ilk gece ve belki birkaç gece boyunca gözün üzerine koruyucu bir kalkan takılması önerilir. Bu, gözün istemsiz olarak ovuşturulmasını engellemek içindir.

İlk Hafta:

  • Göz Damlası Kullanımı: Ameliyattan sonra doktorunuz, enfeksiyon riskini önlemek ve iyileşmeyi hızlandırmak için antibiyotik ve anti-inflamatuar göz damlaları reçete eder. Bu damlalar düzenli olarak kullanılmalıdır.
  • Görmenin Netleşmesi: İlk günlerde görme bulanık olabilir, ancak birkaç gün içinde göz daha net görmeye başlar. Bazı hastalarda tam netlik 1-2 hafta sürebilir.
  • Hafif Aktiviteler: Hastalar genellikle birkaç gün içinde hafif günlük aktivitelerine dönebilirler. Ancak, ağır kaldırma, eğilme veya zorlayıcı egzersizler yapmaktan kaçınılmalıdır.

İlk Bir Ay:

  • Net Görme: Ameliyatın ardından genellikle bir hafta içinde görme büyük ölçüde iyileşir. Ancak tam iyileşme 4-6 hafta sürebilir. Bu süre zarfında görme kademeli olarak daha da netleşir.
  • Kontroller: Ameliyattan birkaç gün sonra, doktorunuz iyileşmeyi değerlendirmek için bir kontrol muayenesi yapacaktır. Daha sonraki kontroller genellikle bir hafta ve bir ay sonra planlanır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  1. Göze Dokunmamak: Ameliyattan sonra gözleri ovuşturmaktan veya baskı yapmaktan kaçınmalısınız.
  2. Tozlu ve Kirli Ortamlardan Kaçınmak: Göz enfeksiyonlarını önlemek için ilk birkaç hafta gözünüzü toz, rüzgar ve sudan korumalısınız.
  3. Yüzme ve Su Teması: Ameliyat sonrası ilk birkaç hafta gözlerin suyla teması önerilmez. Özellikle yüzme ve havuz gibi enfeksiyon riski taşıyan aktivitelerden uzak durulmalıdır.
  4. Ağır Egzersizler ve Eğilme: Gözde basıncı artırabilecek ağır kaldırma, sert egzersizler ve eğilmelerden kaçınılmalıdır.

Uzun Dönem İyileşme:

Çoğu kişi ameliyattan birkaç hafta sonra normal yaşamına dönebilir ve görmesi büyük ölçüde iyileşir. Ancak nadir durumlarda, iyileşme sürecinde komplikasyonlar oluşabilir, bu yüzden herhangi bir beklenmedik belirti fark ederseniz doktorunuza başvurmanız önemlidir.

Görme bulanıklığı, ışık hassasiyeti veya başka sorunlar devam ederse, doktorunuz bir değerlendirme yaparak ek tedavi önerebilir. Örneğin, bazı hastalarda "ikincil katarakt" gelişebilir (arka kapsül opasifikasyonu), bu durumda basit bir lazer işlemiyle tedavi mümkündür.

Katarakt ameliyatı sonrası dikkatli bir bakım ve düzenli doktor kontrolleri, başarılı bir iyileşme sürecinin anahtarıdır.

Katarakt Ameliyatında Kullanılan Göz İçi Lensler (IOL'ler)

Katarakt ameliyatında, bulanıklaşan doğal göz merceği çıkarılır ve yerine yapay bir göz içi lens (IOL - İntraoküler Lens) yerleştirilir. Bu lensler, gözün normal işlevini geri kazandırmak için ışığı doğru şekilde retina üzerine odaklar. Modern göz içi lensler, hem görme kalitesini artırır hem de hastanın gözlük veya kontakt lens bağımlılığını azaltır. Ancak her hasta için en uygun lens seçimi farklı olabilir. Nerdeyse her ay İşte bu lensler hakkında bilinmesi gerekenler:

1. Monofokal Lensler

Tanım: Monofokal lensler, sadece bir odak noktasını düzeltir. Ameliyat sonrası bu lenslerle ya uzak ya da yakın mesafe için net bir görüş sağlanır. Çoğu durumda uzak mesafe görüş için tercih edilir ve hastalar yakın mesafede (okuma gibi) gözlük kullanmaya devam eder.

Avantajları: Monofokal lensler en yaygın kullanılan ve uygun maliyetli lenslerdir. Ayrıca, düşük komplikasyon riski taşırlar ve uzun yıllardır güvenle kullanılmaktadır.

Kimler için uygundur? Genellikle düşük maliyetli bir çözüm arayan, gözlük kullanmakta sakınca görmeyen ve uzak görüşte netlik isteyen hastalar için idealdir.

2. Trifokal/Multifokal Lensler (Akıllı Lensler)

Tanım: Multifokal lensler, hem yakın hem de uzak mesafeleri düzeltebilen çok odaklı lenslerdir. Bu lensler, farklı odak noktalarına sahip olduğundan, hastaların hem yakın hem de uzak mesafelerde gözlüksüz bir şekilde net görmelerine olanak tanır.

Avantajları: Gözlük ihtiyacını büyük ölçüde ortadan kaldırır. Ameliyat sonrası hastalar kitap okuma, bilgisayar kullanma veya araba sürme gibi günlük aktiviteleri gözlüksüz yapabilirler. Multifokal lensler özellikle uzak ve yakın görüşü iyileştirirken, bazı hastalar orta mesafede (örneğin, bilgisayar kullanırken) ek düzeltici lenslere ihtiyaç duyabilir.

Kimler için uygundur? Gözlük takmak istemeyen, aktif yaşam tarzına sahip ve net bir yakın-uzak görüş isteyen hastalar için uygundur. Ancak, gece ışık parlamaları veya haleler gibi yan etkiler bazı hastalarda görülebilir.

3. Torik Lensler

Tanım: Torik lensler, astigmatizmayı düzeltmek için tasarlanmış göz içi lenslerdir. Astigmatizması olan hastalar, gözün kornea yapısındaki eğrilik nedeniyle bulanık görme sorunu yaşarlar. Torik lensler, bu sorunu düzelterek hem kataraktı hem de astigmatizmayı aynı anda tedavi eder.

Avantajları: Torik lensler, hastanın astigmatizmasını düzeltir ve gözlük ihtiyacını azaltır. Hem uzak hem de yakın mesafede net bir görüş sağlar. Ayrıca, lazerle düzeltme gibi ek tedavilere ihtiyaç duyulmaz.

Kimler için uygundur? Orta ve yüksek derecede astigmatizması olan hastalar için en uygun lens seçeneğidir. Ancak, lensin göz içinde doğru konumda kalması çok önemlidir, bu yüzden cerrahın tecrübesi büyük rol oynar.

4. Edof (Extended Depth of Focus) Lensler

Tanım: EDoF lensler, odak derinliğini artırarak daha geniş bir mesafede net görüş sağlar. Bu lensler, multifokal lenslerle karşılaştırıldığında daha doğal bir görme sunar ve gece ışık parlamalarını azaltır.

Avantajları: EDoF lensler, uzak ve orta mesafelerde oldukça net bir görüş sağlar, bu da hastaların gözlüksüz bir şekilde günlük aktivitelerini yapmalarına olanak tanır. Gözlük ihtiyacını minimalize eder ve ışık parlamaları gibi yan etkileri azaltır.

Kimler için uygundur? Hem yakın hem de uzak görüşü düzelten, ancak multifokal lenslere göre daha az yan etki isteyen hastalar için uygundur. Özellikle orta mesafe (bilgisayar kullanımı gibi) önemli olan hastalar için ideal bir seçenektir. Yakın görme trifokal lensler kadar iyi değildir. Zaman zaman yakın gözlük kullanılabilir.

5. Asferik Lensler

Tanım: Asferik lensler, gözün doğal optik özelliklerine daha yakın olacak şekilde tasarlanmıştır. Standart lenslerden farklı olarak, ışığı daha düzgün bir şekilde odaklarlar ve özellikle düşük ışık koşullarında daha net görüş sağlarlar.

Avantajları: Asferik lensler, gece görüşünü ve düşük ışıkta netliği artırır. Gözdeki ışık dağılmasını en aza indirir, bu da daha net ve parlak bir görüş sağlar.

Kimler için uygundur? Gece araba kullanan veya loş ışıkta çalışmak zorunda olan hastalar için iyi bir seçimdir. Özellikle yüksek kaliteli bir görüş isteyenler için önerilir.

Katarakt Ameliyatında Göz İçi Lens Seçiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yaşam Tarzı: Lens seçimi hastanın yaşam tarzına göre yapılmalıdır. Aktif bir yaşam tarzına sahip olan ve gözlük kullanmak istemeyen hastalar için multifokal veya EDoF lensler daha uygun olabilir. Ancak, gece araba kullanımı sık olan hastalarda, ışık parlamalarına duyarlı olan multifokal lensler yerine asferik lensler tercih edilebilir.

Astigmatizma Durumu: Astigmatizması olan hastalar için torik lensler en uygun seçenektir. Bu lensler, hem kataraktı hem de astigmatizmayı aynı anda tedavi eder.

Ekonomik Faktörler: Monofokal lensler, genellikle SGK tarafından karşılanan standart lenslerdir ve maliyeti diğer lenslere göre daha düşüktür. Multifokal, torik veya EDoF gibi lensler ise ek maliyet gerektirebilir.

Yan Etkiler: Her lens türü, farklı yan etkiler sunabilir. Teknoloji hali hazırda iyidir ama hala mükemmel değildir. Multifokal lensler gece ışık parlamalarına neden olabilirken, EDOF lensler daha doğal bir görme deneyimi sunabilir. Hastaların doktorlarıyla bu konuyu detaylı bir şekilde konuşmaları önemlidir.

Katarakt ameliyatının riskleri ve komplikasyonları nelerdir?

Katarakt ameliyatı, günümüzde dünya çapında en sık yapılan ve başarı oranı en yüksek cerrahi işlemlerden biridir. Ancak her cerrahi müdahalede olduğu gibi, katarakt ameliyatının da bazı komplikasyonları olabilir. Bu komplikasyonlarla ilgili cilt cilt kitaplar yazılmıştır. Bu komplikasyonlardan bazıları gözün kaybedilmesine dahi yol açabilir. Genelde bu riskler düşük olsa da, hastaların ameliyat öncesinde bu komplikasyonlar hakkında bilgi sahibi olmaları önemlidir. İşte katarakt ameliyatı sonrası görülebilecek komplikasyonlar ve detaylı açıklamaları:

1. Arka Kapsül Opasifikasyonu (İkincil Katarakt)

Katarakt ameliyatı sırasında, doğal göz merceği çıkartılırken lensin ön kapsülü soyulurken arka kapsülü yerinde bırakılır. Sebebi ise lensin orda sabit kalmasını ve arkaya düşmesini engellemesidir. Bu kapsül, yapay göz içi lensi (IOL) desteklemek için kullanılır. Ancak, ameliyattan aylar veya yıllar sonra bu kapsülde hücre birikimi olabilir ve bu durum görmenin tekrar bulanıklaşmasına neden olur. Bu tüm ameliyat olan hastaların %30-40'ında görülür. Özellikle çocuk ve genç yaşta katarakt ameliyatı olanlarda daha sıktır. Bu komplikasyon, hastalar tarafından sıklıkla "kataraktın tekrar etmesi" olarak düşünülse de, gerçek anlamda katarakt değildir. Tedavi: YAG lazer kapsülotomi adı verilen yaklaşık 3-5 dakika süren bir lazer işlemi ile bu bulanıklık giderilebilir.

2. Enfeksiyon (Endoftalmi)

Ameliyat sonrası gözde enfeksiyon gelişme riski vardır. Bu duruma endoftalmi denir ve gözün iç kısmında şiddetli bir iltihaplanma ile kendini gösterir. Bu nadir fakat ciddi bir komplikasyondur. Gözde ağrı, kızarıklık, şiddetli bulanık görme gibi belirtilerle ortaya çıkar. Erken müdahale edilmezse hasta gözünü kaybedebilir. Tedavi: Enfeksiyonun erken fark edilmesi durumunda güçlü antibiyotik ve antifungal ilaçlarla tedavi mümkündür, ancak ileri vakalarda görme kaybına yol açabilir.

3. Retina Dekolmanı

Katarakt ameliyatı sonrası, özellikle miyop hastalarda retina dekolmanı riski artabilir. Retina, gözün arka kısmında bulunan ve görmeyi sağlayan tabakadır. Ameliyat sırasında göz içi basıncı değişiklikleri, retinanın yerinden ayrılmasına neden olabilir. Belirtiler: Retina dekolmanı yaşayan hastalar ışık çakmaları, ani görme kaybı veya gözde perde inmiş gibi bir his yaşar. Tedavi: Acil cerrahi müdahale gerektiren bir durumdur ve tedavi edilmezse kalıcı görme kaybına yol açabilir.

4. Kronik Göz Tansiyonu Artışı (Oküler Hipertansiyon)

Bazı hastalarda, ameliyat sonrası göz içi basıncında artış olabilir. Bu durum, gözün drenaj sistemindeki tıkanıklıklar veya inflamasyon nedeniyle oluşabilir. Tedavi: Göz tansiyonu düşürücü damlalar kullanılır, ancak kontrol altına alınamazsa glokom gelişme riski vardır.

5. Kistoid Maküla Ödemi

Ameliyat sonrası gözde sıvı birikmesi, özellikle maküla bölgesinde şişkinlik oluşturabilir. Bu duruma kistoid maküla ödemi (CME) denir ve merkezi görme bulanıklaşabilir. Belirtiler: Hastalar genellikle bulanık görme veya eğri görme şikayeti ile başvurur. Tedavi: Steroid veya non-steroid antiinflamatuar göz damlaları ile tedavi edilir.

6. Göz İçi Lens Dislokasyonu

Ameliyat sırasında yerleştirilen yapay göz içi lensin (IOL) yerinden kayması nadir de olsa mümkündür. Lensin yanlış pozisyonda olması, görme kalitesini etkileyebilir ve hastada bulanık görme veya çift görmeye yol açabilir. Tedavi: Küçük yer değişikliklerinde göz takibi yapılabilir, ancak lens tamamen kayarsa cerrahi müdahale gerekebilir.

7. Kornea Ödemi (Şişme)

Ameliyat sonrası korneada şişme görülebilir. Bu durum, özellikle ameliyat sırasında korneada travma oluştuğunda meydana gelir. Korneal hücre kaybı, korneanın berraklığını kaybetmesine ve bulanık görmeye neden olabilir. Tedavi: Hafif vakalarda durum kendi kendine iyileşebilir, ancak daha ciddi vakalarda yoğun tedavi veya kornea nakli gerekebilir.

8. Astigmatizmanın Artması

Ameliyat sonrası bazı hastalarda astigmatizma gelişebilir veya var olan astigmatizma artabilir. Bu durum, özellikle gözün kesisel bölgesinin iyileşme şekline bağlı olarak ortaya çıkabilir. Tedavi: Gözlük, kontakt lens veya lazer düzeltme ile tedavi edilebilir.

9. Işık Haleleri ve Parlamalar

Ameliyat sonrası bazı hastalar ışıkların etrafında haleler veya parlama fark edebilirler. Bu durum özellikle gece görüşünde zorluk yaratabilir. Bu yan etkiler genellikle zamanla azalır, ancak bazı hastalar için kalıcı olabilir.

Risk Faktörlerini Arttıran Durumlar:

  • Diyabet: Diyabetik hastalar, katarakt ameliyatı sonrası komplikasyonlara daha yatkın olabilir.
  • Miyopi (Yüksek Dereceli): Yüksek miyopisi olan hastalarda retina dekolmanı riski artabilir.
  • Önceki Göz Cerrahisi: Daha önce göz ameliyatı geçiren hastalarda komplikasyon riski daha yüksektir.

Sonuç:

Katarakt ameliyatı genellikle güvenli bir işlemdir ve görme kalitesini büyük ölçüde artırır. Ancak bu komplikasyonlar hakkında bilgi sahibi olmak, ameliyat sonrası dikkatli bir izlem ve hızlı müdahaleyi gerektirir. Göz sağlığı uzmanı ile düzenli takipler, olası komplikasyonların erken teşhisi ve tedavisi açısından önemlidir.

Katarakt Önlenebilir mi?

Katarakt oluşumu tam anlamıyla önlenemez, ancak risk faktörlerini azaltmak mümkündür. UV ışınlarından korunma, dengeli beslenme, sigarayı bırakmak ve düzenli göz kontrolleri yaptırmak katarakt gelişimini yavaşlatabilir. Ayrıca diyabet gibi metabolik rahatsızlıkları kontrol altında tutmak da katarakt riskini düşürebilir. Kortizon kullanımı kısıtlanmalıdır.

Senelerdir iyi gören hastalarım katarakt olunca görme azlığını kabullenmekte zorlanıyor. Onlara şunu söylüyorum: Nasıl cildiniz kırışıyor, saçlarınız beyazlıyorsa lensinizde yaşlanıyor ve saydamlığını kaybediyor. Ama bu seferde yaş muhabbeti geçince onlar bana kızıyor. Ama ne yapalım kataraktı en iyi açıklayan kelime 'lensin yaşlanmasıdır'. Gerçekleri de mi söylemeyelim? J

Katarakt ameliyat maliyeti nedir?

Katarakt ameliyatının maliyeti, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Türkiye'de katarakt ameliyatı maliyetini etkileyen başlıca faktörler şunlardır:

1. Hastane Türü:

  • Devlet Hastaneleri: Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kapsamında katarakt ameliyatları devlet hastanelerinde genellikle ücretsiz veya düşük maliyetlidir. SGK, standart göz içi lensini karşılar, ancak özel lensler için ek ücret talep edilebilir.
  • Özel Hastaneler: Özel hastanelerde ameliyat fiyatları devlet hastanelerine göre daha yüksek olabilir. Özel lensler ve cerrahi yöntemler maliyeti artırabilir.

2. Kullanılan Lens Türü:

  • Monofokal Lensler: Standart tek odaklı lensler genellikle daha uygun fiyatlıdır.
  • Multifokal, EDOF veya Torik Lensler: Uzak ve yakın görmeyi düzelten multifokal lensler veya astigmatizmayı düzelten torik lensler daha yüksek maliyetlidir. SGK bu lensleri ödemez.

3. Cerrahi Yöntem:

  • Fakoemülsifikasyon (Ultrason Teknolojisi): En yaygın kullanılan yöntemdir ve maliyeti diğer yöntemlere kıyasla ortalamadır.
  • Lazer Yardımlı Katarakt Cerrahisi: Bu yöntem daha hassas olduğu için daha maliyetlidir.

4. Ameliyatı Yapan Doktorun Tecrübesi:

  • Doktorun tecrübesi ve popülerliği de ameliyat maliyetini etkileyebilir. Konusunda deneyimli doktorlar bu ameliyat için daha yüksek ücret talep edebilir.

2024 Türkiye Ortalama Fiyatları:

  • Yukarıdaki tüm faktörlere bakıldığında katarakt ameliyatı fiyatı 20.000 - 150.000 TL arasında değişebilir.

Bu maliyetler hastaneden hastaneye değişiklik gösterebilir ve ek hizmetler veya ameliyat sonrası bakım maliyetleri de bu fiyatlara dahil olabilir. Özel lens tercihleri ve lazer teknolojisi gibi seçenekler maliyeti artırabilir.

Daha detaylı ve güncel bilgi için ameliyat olmayı düşündüğünüz hastaneden doğrudan fiyat almanızı tavsiye ederim. Kliniğimiz bir vakıf üniversitesi olduğu için maliyetler mümkün olduğunca düşük tutulmuştur. Her kataraktın tipi, ameliyatın zorluğu, kullanılacak sarf malzemeler ve kullanılacak lensler farklı olacağından kliniğimizde muayene olarak fiyat alabilirsiniz. Bizimle buradan iletişime geçebilirsiniz.

Katarakt ameliyat fiyatı nedir?

Katarakt ameliyat fiyatı hastaneden hastaneye değişiklik gösterebilir ve ek hizmetler veya ameliyat sonrası bakım maliyetleri de bu fiyatlara dahil olabilir. Özel lens tercihleri ve lazer teknolojisi gibi seçenekler maliyeti artırabilir.

Daha detaylı ve güncel bilgi için ameliyat olmayı düşündüğünüz hastaneden doğrudan fiyat almanızı tavsiye ederim. Kliniğimiz bir vakıf üniversitesi olduğu için maliyetler mümkün olduğunca düşük tutulmuştur. Her kataraktın tipi, ameliyatın zorluğu, kullanılacak sarf malzemeler ve kullanılacak lensler farklı olacağından kliniğimizde muayene olarak fiyat alabilirsiniz. Bizimle buradan iletişime geçebilirsiniz.

Katarakt Türleri Nelerdir?

Katarakt, göz merceğinin bulanıklaşmasıyla ortaya çıkan bir göz hastalığıdır, ancak her katarakt vakası aynı değildir. Farklı türleri vardır ve bu türler merceğin hangi bölgesinde oluştuğuna ve kataraktın gelişme şekline göre sınıflandırılır. İşte başlıca katarakt türleri:

1. Nükleer Sklerotik Katarakt

  • Tanım: Bu katarakt türü, göz merceğinin merkezinde (nükleus) oluşur ve yaşlanma sürecinin bir parçası olarak gelişir. Zamanla mercek sertleşir ve sarımsı bir renk alır.
  • Belirtiler: Başlangıçta yakın görmede geçici bir iyileşme olabilir (örneğin, kişiler yakın gözlüğe ihtiyaç duymadan okuyabilir). Ancak, ilerledikçe bulanık görme, renklerin daha az parlak görünmesi gibi sorunlar ortaya çıkar.
  • Kimlerde Görülür? Nükleer katarakt genellikle 60 yaş ve üstü bireylerde yaygındır.

2. Kortikal Katarakt

  • Tanım: Bu tür katarakt, lensin dış kenarından (korteks) başlayarak merkezine doğru uzanan beyaz veya gri kama şekilli opaklıklarla karakterize edilir. Bu opaklıklar, ışığın göze düzgün bir şekilde girmesini engeller.
  • Belirtiler: Kortikal kataraktı olan kişiler genellikle ışık parlamaları, kamaşma ve özellikle gece araba kullanırken zorluk yaşarlar.
  • Kimlerde Görülür? Bu tür katarakt, şeker hastalığı olan bireylerde daha sık görülür.

3. Arka Subkapsüler Katarakt

  • Tanım: Lensin arka kısmında (arka kapsül) oluşur ve ışığın retinaya düzgün ulaşmasını engeller. Bu tür katarakt, hızla ilerleyebilir ve diğer katarakt türlerine göre daha kısa sürede belirti verebilir.
  • Belirtiler: Işığa karşı aşırı hassasiyet, yakın görüşte ani bir bozulma ve parlak ışıkların etrafında haleler görülmesi yaygındır.
  • Kimlerde Görülür? Arka subkapsüler katarakt genellikle diyabetik hastalarda, uzun süre steroid kullanmış kişilerde, travmalarda ve genç yaşlarda gelişebilir.

4. Doğumsal (Konjenital) Katarakt

  • Tanım: Bazı bebekler kataraktla doğabilir veya yaşamlarının ilk yıllarında katarakt geliştirebilirler. Doğumsal katarakt, genetik faktörler, anne karnındaki enfeksiyonlar (toxoplazma, rubella, citomegalovirüs, herpes) veya metabolik hastalıklar (galaktozemi) nedeniyle oluşabilir.
  • Belirtiler: Doğumsal katarakt, çocuğun göz muayenesi sırasında tespit edilebilir ve erken müdahale edilmezse görme kaybına yol açabilir.
  • Kimlerde Görülür? Genetik yatkınlık veya annenin hamilelik döneminde geçirdiği enfeksiyonlar (örneğin, kızamıkçık) nedeniyle oluşur.

5. Travmatik Katarakt

  • Tanım: Gözde bir travma veya yaralanma sonrası lensin yapısının bozulmasıyla ortaya çıkar. Bu tür katarakt, ani bir darbe, kimyasal yanıklar veya radyasyona maruz kalma gibi nedenlerle gelişebilir.
  • Belirtiler: Gözde ani görme kaybı, bulanıklaşma veya ışık hassasiyeti.
  • Kimlerde Görülür? Göz yaralanmalarına maruz kalan kişilerde görülebilir.

6. Sekonder (İkincil) Katarakt

  • Tanım: Katarakt ameliyatından sonra, bazı hastalarda lensin arka kapsülünde hücre birikmesi sonucu gelişir. Bu durum "ikincil katarakt" olarak adlandırılır, ancak aslında gerçek bir katarakt değildir. Genellikle YAG lazer kapsülotomi adı verilen bir işlemle tedavi edilir.
  • Belirtiler: Ameliyattan sonra tekrar bulanık görme şikayeti oluşabilir.

Katarakt Ameliyatı Öncesi Hazırlıklar

Katarakt ameliyatı genellikle kısa ve güvenli bir prosedürdür, ancak ameliyat öncesi hazırlıklar iyileşme sürecini hızlandırabilir ve başarı oranını artırabilir. Ameliyattan önce hastaların dikkat etmesi gereken bazı önemli adımlar vardır:

1. Detaylı Göz Muayenesi

  • Lens Seçimi: Ameliyat öncesi yapılan detaylı göz muayenesinde, gözünüzün yapısına ve görme gereksinimlerinize en uygun yapay göz içi lens (IOL) seçilir. Bu, monofokal, bifokal, edof, monofokal plus, multifokal veya astigmatizmayı düzelten torik lens olabilir. Doktorunuz, günlük yaşamınızdaki ihtiyaçlarınızı göz önünde bulundurarak en iyi lens seçimini yapacaktır.
  • Göz Ölçümleri: Göz içi basıncı, göz yapısı ve diğer önemli parametreler ölçülerek ameliyat sırasında kullanılacak teknik belirlenir.

2. İlaç Kullanımı

  • Ameliyat öncesi kullandığınız ilaçlar doktorunuz tarafından gözden geçirilir. Kan sulandırıcı ilaçlar ameliyattan önce kesilmezler. Ameliyat sırasında ve sonrasında enfeksiyon riskini azaltmak için antibiyotik göz damlaları reçete edilebilir.

3. Genel Sağlık Durumu

  • Kan Testleri ve Tansiyon Kontrolü: Doktorunuz, genel sağlık durumunuz hakkında bilgi edinmek için kan testleri isteyebilir. Diyabet hastaları için kan şekeri bakılır. Her hasta için ELİSA denilen hepatit B, hepatit C ve HIV mikroplarının testleri yapılmalıdır. Ayrıca yüksek tansiyon gibi faktörler de ameliyat sürecini etkileyebilir, bu yüzden düzenli kontroller önemlidir.
  • Diyabet: Eğer diyabet hastasıysanız, kan şekeri düzeyinizin kontrol altında olduğundan emin olun. Yüksek kan şekeri, iyileşme sürecini yavaşlatabilir. Genelde ameliyat öncesi kan şekerinin 200'ün altında olması istenir.

4. Ameliyat Günü Hazırlığı

  • Aç Kalmak: Normalde gerek yoktur. Hatta ameliyat öncesi hafif bir kahvaltı yapılması önerilir. Eğer genel anestezi ile ameliyat yapılacaksa Ameliyat sabahı, genellikle 6-8 saat öncesinden hiçbir şey yiyip içmemek gerekir. Bu, anestezi sırasında mide boşluğunu sağlamak içindir.
  • Göz Makyajından Kaçınmak: Ameliyat günü gözlerinizi herhangi bir makyaj veya kremden tamamen arındırmış olmanız gerekir. Bu, enfeksiyon riskini en aza indirir.
  • Refakatçi Ayarlamak: Ameliyattan sonra gözde bulanıklık ve hafif rahatsızlık olacağı için eve gitmek ve dinlenmek üzere bir refakatçiye ihtiyaç duyabilirsiniz. Ameliyat sonrasında araba kullanmak yasaktır.

5. Ameliyat Günü Psikolojik Hazırlık

  • Ameliyat öncesi bazı hastalar gerginlik ve endişe yaşayabilir. Bu durumda doktorunuz sakinleştirici bir ilaç verebilir. Katarakt ameliyatı damla anestezisi altında yapıldığı için tamamen uyanık olacaksınız, ancak ağrı hissetmezsiniz. Ayrıca ameliyatın hızlı ve risksiz olduğunu bilmek, rahatlamanıza yardımcı olabilir.

Bu adımlar, ameliyat öncesi süreci daha rahat ve sorunsuz hale getirir. Doğru hazırlık yapıldığında, katarakt ameliyatı sonrası iyileşme süreci daha hızlı ve komplikasyonsuz olur. Ameliyattan önce doktorunuzla bu konular hakkında konuşarak size özel hazırlık planını oluşturabilirsiniz.

Katarakt ameliyatı öncesi kan sulandırıcı ve diğer ilaçlar kesilir mi?

Doktorunuz aksini söylemedikçe hiçbir ilacın kesilmesi gerekmez. Katarakt ameliyatı genelde damla anestezisi ile yapılır ve göze iğne yapılmaz. Bundan dolayı kan sulandırıcılar kesilmez. Ama baı durumlarda lokal anestezi gerekebilir ya da katarakt ameliyatıyla birlikte retina ameliyatı (vitrektomi) yapıldığında kan sulandırıcının kesilmesi gerekebilir. Bu durumu mutlaka göz hekiminize sorunuz.

Katarakt Ameliyatı Sonrası Yaşam Tarzı

Katarakt ameliyatı başarılı bir cerrahi müdahale olsa da, iyileşme sürecinde bazı önlemler almak ve yaşam tarzında belirli değişiklikler yapmak gerekebilir. Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar, göz sağlığını korumak ve iyileşmeyi hızlandırmak için önemlidir. İşte katarakt ameliyatı sonrası yaşam tarzı ile ilgili önemli noktalar:

1. Göz Damlası Kullanımı

  • Antibiyotik ve Anti-inflamatuar Damla: Ameliyat sonrası enfeksiyon riskini azaltmak ve iltihabı kontrol altında tutmak için doktor tarafından verilen antibiyotik ve anti-enflamatuar göz damlaları düzenli olarak kullanılmalıdır. Damla kullanımı genellikle birkaç hafta sürer.
  • Kullanım Süresi: Damla kullanım süresine mutlaka uyulmalı ve doktorun belirttiği süre boyunca bu tedavi aksatılmamalıdır. Ayrıca, ellerinizi yıkamadan gözlerinize damla damlatmamaya özen gösterin.

2. Göz Koruma

  • Koruyucu Göz Bandı veya Kalkan: Ameliyat sonrası doktor, gözünüzü darbelerden veya ovma hareketlerinden korumak için birkaç gün boyunca koruyucu bir göz bandı veya kalkan takmanızı önerebilir. Özellikle uyurken, gözünüzün istemsiz bir şekilde ovulmasını engellemek için bu koruyucu önemlidir.
  • Güneş Gözlüğü Kullanımı: İlk birkaç hafta güneş ışığına ve parlak ışıklara karşı hassasiyet artabilir. Bu dönemde dışarıdayken kaliteli UV korumalı güneş gözlüğü takmak gözlerinizi korumanıza yardımcı olur.

3. Fiziksel Aktivite ve Dinlenme

  • Ağır Kaldırma ve Eğilme: Ameliyattan sonraki ilk hafta boyunca ağır kaldırmaktan ve eğilmekten kaçınılmalıdır. Bu tür hareketler göz içi basıncını artırabilir ve iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.
  • Spor ve Egzersiz: Yüzme, koşu gibi ağır egzersizlerden ilk birkaç hafta boyunca uzak durulmalıdır. Göz iyileşene kadar hafif yürüyüşler gibi aktiviteler yapılabilir, ancak doktorunuzun onayını almak önemlidir.
  • Dinlenme Süreci: İlk hafta boyunca özellikle dinlenmeye ve gözlerinizi yormamaya özen gösterin. Okuma, televizyon izleme gibi aktiviteleri sınırlı tutmak faydalı olabilir.

4. Hijyen ve Göz Teması

  • Göz Ovalamaktan Kaçının: Ameliyat sonrası gözde hafif kaşıntı veya rahatsızlık hissi normaldir, ancak gözlerinizi ovalamak iyileşme sürecine zarar verebilir. Ovalamak, gözde enfeksiyon riskini artırabilir ve iyileşmeyi yavaşlatabilir.
  • Gözleri Sudan Koruma: İlk birkaç hafta boyunca gözlerinizi doğrudan suyla temas ettirmekten kaçının. Özellikle yüzme gibi aktivitelerden kaçınılmalı, duş alırken gözler korunmalıdır.

5. Gözlük Kullanımı

  • Yeni Gözlük İhtiyacı: Ameliyattan sonra göz numaranız değişebilir, bu nedenle bir süre sonra yeni gözlük reçetesi gerekebilir. Ancak, yeni gözlük için gözlerinizin tam olarak iyileşmesi beklenmelidir. Genellikle bu süreç birkaç hafta sürebilir.
  • Geçici Gözlükler: Bazı hastalar ameliyat sonrası kısa bir süre için geçici gözlük kullanabilir. Doktorunuz size bu konuda rehberlik edecektir.

6. İyileşme Sürecinde Kontroller

  • Düzenli Doktor Kontrolleri: Ameliyattan sonra doktorunuz belirli aralıklarla kontrol muayeneleri yapacaktır. İlk kontrol genellikle birkaç gün içinde olur, ardından bir hafta ve bir ay sonra düzenli takipler yapılır. Bu süreçte gözün iyileşme durumu izlenir ve olası komplikasyonlar erkenden tespit edilebilir.

7. İyileşme Sürecinde Görsel Farklılıklar

  • Geçici Bulanıklık: Ameliyat sonrası ilk birkaç gün görmede bulanıklık veya hafif bozulma olabilir. Bu durum genellikle geçicidir ve göz iyileştikçe düzelir. Yeni lensin gözle tam uyum sağlaması birkaç hafta sürebilir.
  • Renklerin Daha Parlak Görünmesi: Katarakt ameliyatı sonrasında hastalar genellikle renklerin daha parlak ve net göründüğünü fark ederler. Bu durum, gözdeki doğal lensin bulanıklığı giderildiği için normaldir.

Bu yaşam tarzı önerileri, katarakt ameliyatı sonrası iyileşmeyi hızlandırmak ve komplikasyon riskini en aza indirmek için kritik önem taşır. Doktorun tavsiyelerine uymak ve iyileşme sürecine dikkat etmek, başarılı bir sonuç elde etmenin anahtarıdır.

Kataraktın Önlenmesi Mümkün mü?

Katarakt, yaşa bağlı olarak gelişen bir göz hastalığıdır ve tam anlamıyla önlenebilir bir durum değildir. Ancak, kataraktın gelişimini yavaşlatmak ve göz sağlığını korumak için alınabilecek bazı önlemler vardır. Bu önlemler, yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli göz kontrolleri ile katarakt riskini en aza indirebilir.

1. UV Işınlarından Korunma

  • Güneş Gözlüğü Kullanımı: Güneşin zararlı UV ışınlarına maruz kalmak, kataraktın gelişme riskini artırabilir. Bu nedenle, güneşe çıkarken kaliteli UV korumalı güneş gözlüğü takmak gözlerinizi korumanın en önemli yollarından biridir. Özellikle açık havada uzun süre vakit geçiriyorsanız, bu önlemi düzenli olarak uygulamalısınız.
  • Şapka Kullanımı: Geniş kenarlı bir şapka takmak da gözlerinizi güneşten korumada ek bir avantaj sağlar.

2. Sağlıklı Beslenme

  • Antioksidanlar: Kataraktın gelişimi, gözdeki oksidatif stresle ilişkilidir. Antioksidan açısından zengin bir diyet, bu stresi azaltabilir. Özellikle C vitamini, E vitamini, beta karoten ve lutein içeren besinler tüketmek önemlidir. Bu vitaminler, göz sağlığını koruyan ve serbest radikallerin zararlarını en aza indiren maddelerdir.
  • Yeşil Yapraklı Sebzeler ve Balık: Ispanak, lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler ve somon, ton balığı gibi omega-3 yağ asitleri açısından zengin balıklar tüketmek göz sağlığı için faydalıdır.

3. Sigara ve Alkol Kullanımını Bırakmak

  • Sigaranın Etkileri: Sigara içmek, gözde oksidatif strese neden olarak katarakt riskini artırır. Sigara kullanımı, katarakt gelişimini hızlandıran en önemli yaşam tarzı faktörlerinden biridir. Sigara bırakmak, sadece katarakt riskini değil, aynı zamanda diğer göz hastalıkları riskini de azaltır.
  • Alkol Tüketimi: Aşırı alkol tüketimi de göz sağlığına zarar vererek katarakt riskini artırabilir. Alkol alımını sınırlamak göz sağlığına katkıda bulunur.

4. Düzenli Göz Kontrolleri

  • Katarakt gelişimi yavaş ilerlediği için erken teşhis, görme kaybı yaşanmadan müdahale edilmesini sağlar. Özellikle 40 yaş üzeri bireylerin düzenli göz muayenesi yaptırmaları, kataraktın erken teşhisinde önemli bir rol oynar.
  • Göz muayeneleri sırasında kataraktın yanı sıra glokom ve makula dejenerasyonu gibi diğer yaşa bağlı göz hastalıkları da tespit edilebilir.

5. Diyabet Kontrolü

  • Diyabet hastalarında katarakt gelişme riski daha yüksektir. Kan şekeri seviyesini kontrol altında tutmak, diyabetin neden olduğu göz hastalıklarının önlenmesine yardımcı olur. Diyabetik hastaların düzenli göz kontrollerini aksatmamaları oldukça önemlidir.

6. Sağlıklı Yaşam Tarzı

  • Yeterli Uyku: Göz sağlığı için yeterli uyku almak önemlidir. Gözlerinizin dinlenmesi ve kendini yenilemesi, genel sağlık için faydalıdır.
  • Egzersiz: Düzenli egzersiz yapmak, göz sağlığını korumaya yardımcı olabilir. Fiziksel aktivite, kan dolaşımını artırarak gözlerinize yeterli oksijen ve besin taşınmasını sağlar.

7. Steroid Kullanımını Sınırlamak

  • Uzun süreli steroid kullanımı katarakt gelişimine neden olabilir. Doktor gözetiminde ilaçların kullanımı göz sağlığı açısından önemlidir. Eğer steroid kullanıyorsanız, doktorunuza olası yan etkiler hakkında danışmanız ve göz kontrollerini sıklaştırmanız faydalı olacaktır.

Bu önlemler, kataraktın gelişimini tamamen durduramasa da, katarakt oluşum riskini azaltabilir ve geciktirebilir. Düzenli göz kontrolleri ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları katarakt ve diğer göz hastalıkları için koruyucu bir etkiye sahiptir.

Katarakt Ameliyatında Hangi Göz İçi Lensi?

Katarakt ameliyatı sonrası tedavi genellikle başarıyla tamamlanan cerrahi bir müdahale ile son bulur. Ancak, cerrahi işlem sonrası daha iyi görme sonuçları elde etmek için hastalara bazı alternatif tedavi yöntemleri ve seçenekler sunulabilir. Bu tedaviler, hastaların gözlük ya da lens gereksinimlerini en aza indirir ve görme kalitesini artırır. İşte bu süreçte tercih edilebilecek başlıca yöntemler:

1. Trifokal (Multifokal) Lensler (Akıllı Lensler) (Premium Lensler)

  • Tanım: Multifokal lensler, hem yakın hem de uzak görme bozukluklarını düzelten lenslerdir. Standart monofokal lensler yalnızca tek bir mesafeyi düzeltebilirken, multifokal lensler farklı odak noktalarına sahiptir ve böylece yakın, orta ve uzak mesafelerde net görme sağlar.
  • Avantajları: Bu lenslerin en büyük avantajı, ameliyat sonrası hastaların gözlük ihtiyacını büyük ölçüde azaltmalarıdır. Bu da hastaların günlük yaşam kalitesini artırır. Örneğin, kitap okuma, telefon kullanma ya da araba sürme gibi aktiviteler gözlüksüz bir şekilde yapılabilir.
  • Kimler için uygun? Multifokal lensler özellikle gözlükten bağımsız bir yaşam isteyen hastalar için idealdir. Ancak, gözde başka sorunları olan veya çok yüksek astigmatizması bulunan hastalar için uygun olmayabilir. Meslek, yaş, gözün anatomik özellikleri bu lensin seçiminde çok önemlidir.

2. Torik Lensler

  • Tanım: Torik lensler, astigmatizmayı düzeltmek için özel olarak tasarlanmış göz içi lenslerdir. Astigmatizmalı hastalar için normal lensler yetersiz olabilir, bu durumda torik lensler devreye girer.
  • Avantajları: Ameliyat sırasında takılan torik lensler, astigmatizmayı büyük oranda düzeltir ve gözlük ihtiyacını azaltır. Hastalar ameliyat sonrasında daha net bir uzak ve yakın görüşe sahip olabilirler.
  • Kimler için uygun? Astigmatizması olan hastalar için en uygun alternatif tedavi seçeneklerinden biridir. Ancak yine de doktorun önerisi doğrultusunda uygulanmalıdır.

3. Lazer Yardımlı Katarakt Cerrahisi

  • Tanım: Geleneksel katarakt ameliyatı manuel olarak yapılırken, lazer yardımlı katarakt cerrahisi modern bir teknolojidir. Lazer yardımlı cerrahide, kesiler ve lensin parçalanması lazer teknolojisiyle yapılır, bu da daha hassas ve kontrollü bir cerrahi sağlar.
  • Avantajları: Lazer yardımlı cerrahi, komplikasyon riskini azaltır ve ameliyat sonrası iyileşme sürecini hızlandırabilir. Ayrıca astigmatizmayı düzeltmek için de lazer kullanılabilir.
  • Kimler için uygun? Daha hassas bir ameliyat isteyen hastalar için idealdir. Ancak bu yöntem, maliyet açısından geleneksel cerrahiden daha pahalı olabilir. Bundan dolayı çok yaygınlaşmamıştır.

4. Monovizyon Tedavisi

  • Tanım: Monovizyon, bir gözün uzak görme için, diğer gözün ise yakın görme için ayarlandığı bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, multifokal lenslere bir alternatif olarak kullanılabilir.
  • Avantajları: Monovizyon, multifokal lenslerden daha ucuz olabilir ve hastaların hem uzak hem de yakın mesafelerde gözlüksüz bir yaşam sürmesine olanak tanır. Ancak beyin, her iki gözün farklı mesafelere odaklanmasına alışmalıdır.
  • Kimler için uygun? Monovizyon, multifokal lensler için uygun olmayan ancak gözlük bağımsızlığı isteyen hastalar için iyi bir alternatiftir. Bu yöntem hala bazı seçilmiş hastalarda çok iyi sonuçlar vermektedir.

5. YAG Lazer Kapsülotomi

  • Tanım: Katarakt ameliyatı sonrası bazı hastalarda lensin arka kapsülünde opaklaşma (ikincil katarakt) oluşabilir. Bu durum, YAG lazer kapsülotomi adı verilen basit bir lazer işlemi ile tedavi edilebilir.
  • Avantajları: YAG lazer, çok kısa sürede ve ağrısız bir şekilde yapılabilen bir işlemdir. Ameliyat sonrası tekrar bulanık görme sorunu olan hastalar için ideal bir çözümdür.
  • Kimler için uygun? Katarakt ameliyatı sonrası arka kapsül opaklaşması gelişen tüm hastalar için uygulanabilir.

Bu alternatif tedavi yöntemleri, katarakt ameliyatından daha iyi görme sonuçları elde etmek isteyen hastalar için farklı seçenekler sunar. Hangi yöntemin en uygun olduğuna göz doktorunuz karar verecektir. Ameliyat sonrası yaşam kalitesini artırmak ve gözlük bağımlılığını azaltmak isteyen hastalar için bu tedavi seçenekleri büyük fayda sağlar.

Sık Sorulan Sorular (SSS) Bölümü

Katarakt hakkında birçok hasta çeşitli sorular sorar ve ameliyat sürecinden iyileşme dönemine kadar her aşamada bilinmesi gereken önemli noktalar vardır. İşte sıkça sorulan sorular ve cevapları:

Katarakt ameliyatı sırasında acı hissedilir mi?

Hayır, katarakt ameliyatı sırasında acı hissetmezsiniz. Ameliyat topikal ya da lokal anestezi ile yapılır, yani göz damlalarıyla göz uyuşturulur. Bu sayede hasta uyanık kalır, ancak hiçbir acı veya rahatsızlık hissetmez. Sadece göz çevresinde hafif bir baskı hissedilebilir, ancak bu genellikle rahatsız edici olmaz.

Katarakt ameliyatı sonrasında gözlük kullanmam gerekecek mi?

Standart katarakt ameliyatlarında kullanılan monofokal lensler, yalnızca uzak veya yakın görmeyi düzelttiği için ameliyat sonrasında okuma gözlüğüne ihtiyaç duyabilirsiniz. Ancak trifokal, multifokal, EDOF ya da monofokal plus lens tercih ederseniz, hem yakın hem de uzak görüşü düzeltebilir ve gözlük ihtiyacını büyük ölçüde ortadan kaldırabilirsiniz.

Katarakt ameliyatı sonrasında işe ne zaman dönebilirim?

Ameliyattan sonraki ilk birkaç gün boyunca dinlenmeniz önerilir. Gözünüz iyileştikten sonra, genellikle bir-iki gün içinde günlük aktivitelerinize ve işinize geri dönebilirsiniz. Ancak ağır işlerde ya da tozlu ve kalabalık ortamlarda çalışanların daha uzun süre dikkatli olmaları gerekebilir.

Katarakt ameliyatı riskli midir?

Katarakt ameliyatı günümüzde en güvenli cerrahi işlemlerden biridir ve başarı oranı oldukça yüksektir. Ancak her cerrahide olduğu gibi, düşük bir enfeksiyon riski, retina dekolmanı veya göz içi basıncında artış gibi nadir komplikasyonlar olabilir. Bu nedenle ameliyat sonrası düzenli kontroller ve herhangi bir sorunda erken müdahale önemlidir.

Katarakt ameliyatı sonrası görmem ne kadar sürede düzelir?

Ameliyat sonrası görme kalitesi hızla artar. İlk birkaç gün bulanık görme normaldir, ancak genellikle bir hafta içinde gözler iyileşmeye başlar ve görme netleşir. Tam iyileşme süreci 4-6 hafta sürebilir.

Katarakt ameliyatı tekrarlanabilir mi?

Katarakt ameliyatı genellikle kalıcıdır ve tekrar edilmesine gerek yoktur. Ancak bazı hastalarda, ameliyattan sonra "ikincil katarakt" gelişebilir. Bu durumda YAG lazer kapsülotomi adı verilen basit bir lazer işlemi ile sorunu çözmek mümkündür.

Katarakt ameliyatından sonra lens kayması olabilir mi?

Çok nadir görülse de, göz içine yerleştirilen yapay lensin kayması mümkündür. Bu durumda görmede bozulma yaşanabilir ve cerrahi müdahale gerekebilir. Bu tür durumlar genellikle cerrahın tecrübesine ve ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken noktalara uyulmasına bağlıdır.

Katarakt ameliyatı sonrası banyo veya yüzme ne zaman yapılabilir?

Ameliyat sonrası gözlerin iyileşmesi için ilk haftalarda gözleri sudan korumak gerekir. Yüzme gibi aktiviteler genellikle 3-4 hafta boyunca önerilmez, ancak doktorunuzun tavsiyelerine göre süre belirlenir.

Katarakt ameliyatı sonrası araba kullanabilir miyim?

Ameliyatın hemen sonrasında bulanık görme olabileceği için araba kullanmak tehlikeli olabilir. Gözler iyileşip görme netleşene kadar (genellikle birkaç gün ila bir hafta) araba kullanmaktan kaçınılmalıdır.

Katarakt ameliyatından sonra tekrar katarakt gelişir mi?

Katarakt ameliyatından sonra yeniden katarakt gelişmez. Ancak bazı hastalarda ameliyat sonrası "ikincil katarakt" olarak ifade edilen bir durum gelişebilir. Bu durum aslında gerçek bir katarakt değildir. Ameliyat sırasında lens ön kapsülünün büyük bir kısmı alınır ama arka kapsül yerinde bırakılır. Fakat takılan göz içi lensinin yerleştirildiği arka kapsül üzerinde kesafet gelişebilir. Arka kapsül kesafeti hastanın yaşına, önceden var olan göz hastalığına, üveit varlığına, kataraktın travmaya bağlı olmasına, hastanın yaşına ve takılan merceğe göre değişen oran ve sürelerde olabilir. Bu durumda hasta ameliyattan sonra aylar ya da yıllar içinde görmesinin azaldığını söyler. YAG lazer kapsülotomi ile bu kesafet temizlenir. Bu işlem ameliyat değildir, ağrısızdır ve 1-5 dakikalık bir süre içinde ayaktan yapılır. Bu işlem bir defaya mahsus yapılır. Bunu hastalarımıza genelde kireçlenme ya da pislenme diye anlatırız. Aslında gerçekte olan olay arka kapsüle yapışık ve gözle görülemeyen lens epitel hücrelerinin geçen süreyle birlikte çoğalması, arka kapsüle yayılması ve görme aksını kapatmasıyla oluşur. Kireçlemenin tekrarlaması söz konusu değildir. Hasta böylece eski görmesine kavuşur. Kısa süren bir işlem olmasına rağmen gözün ön ve arka kamarası arasındaki duvarı kaldırdığı için nadirde olsa retina yırtıkları ve retina dekolmanı, göz içi lensi kayması ya da göz içi basıncı artışı görülebilir.